Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Van Şube Başkanı Ertuğrul Balibay, “Hangi konuda mesele ne olursa olsun bu şehirde yaşayan herkesin ortak noktasının Van olmasını gerekir. Yani mesele Van ise, gerisi teferruat olmalı” dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Van Şube Başkanı Ertuğrul Balibay, MÜSİAD olarak yeni dönemde ülkenin itici bir gücü olma hedeflerinin olduğunu belirterek, “MÜSİAD, kimseye sırtını dayamayan, itibari yüksek, milli ve manevi değerleri özümseyen, doğru, dürüst, itibarlı tüccarın bir araya geldiği bir oluşumdur” dedi.
MÜSİAD’ın dünyanın birçok noktasında temsilcilikleri olduğunu söyleyen Balibay, “13 bine şirketimiz var. Özellikle üretime ağırlık veren bir yapıyız. Van Şubesi olarak şehrimiz için, özellikle ticari alan için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışacağız” ifadelerini kullandı. Yönetim kurulu üyeleri ile birlikte gazetemizi ziyaret eden MÜSİAD Van Şube Başkanı Ertuğrul Balibay, çalışmalar ve ülke gündemi ile alakalı açıklamalarda bulundu. Kuruluşundan beri MÜSİAD’da olduğunu dile getiren Başkan Balibay, “MÜSİAD, 1990 yılında kurulmuş bir işadamları derneğidir. Kimseye sırtını dayamayan, itibari yüksek, milli ve manevi değerleri özümseyen, doğru, dürüst, itibarlı tüccarın bir araya geldiği bir oluşumdur. Dünyanın birçok noktasında temsilciliklerimiz var. 13 bine şirketimiz var. Yeni dönemdeki sloganımız da ‘Türkiye’nin İtici Gücü.’ Özellikle üretime ağırlık veren bir yapıyız. Van Şubesi olarak da 2023 yılının ilk ayında kongremizi yaptık. Yeni dönemde arkadaşlar MÜSİAD’ı bize emanet ettiler. Biz de şehrimiz için, özellikle ticari alan için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışacağız” diye konuştu.
“MESELE VAN İSE, GERİSİ TEFERRUAT OLMALI”
Van’ın siyasi fikirlerin sert şekilde ayrıldığı bir kent olduğunu, özellikle etnik kimliklerin zaman zaman öne çıkarılması dolayısıyla istenen dengelerin sağlanamadığını vurgulayan Balibay, “Siyasi fikirlerin çok sert bir şekilde ayrıldığı, özellikle etnik kimliğe dayalı insanların etnik kimliklerini çıkardığı piyasalarda birleştirici güç olmak çok zor. Özellikle Doğu toplumuyuz ve ülkenin son şehriyiz. İster istemez bazı konularda dengeler farklı olabiliyor. Bu şehrin yollarını, trafiğini, havasını suyunu hepimiz ortak bir şekilde kullanıyoruz ve teneffüs ediyoruz. Ortak müşterek yanlarımız var. Biz istiyoruz ki mesele Van olduğu zaman herkesin aynı görüşte olması gerektiğine inanıyoruz. Bir trafik sorununu çözmek olduğunda hepimizin bir masaya toplanıyor olmamız lazım veya bir şehrin ticaretinden veya altyapısından, gelişmişliğinden, imarından söz edeceksek tüm basınıyla, iş adamlarıyla, STK’lar, dernek ve siyasiler bir araya koşulsuz bir araya gelmemiz gerektiğine inanan STK’yız, ticari kuruluşuz. Yeni dönemde belki her tarafa dokunarak, herkesin çayını içerek, ziyaretlerimizi yaparak, bir Vanlılık duygusu, şehre aidiyetlik duygusu nasıl kazandırabiliriz? Bunun çabası içerisinde olacağız. MÜSİAD’ın temel özelliği, birçok şeyi istişare yoluyla çözme noktasına gitmesidir. İstişare kültürünün yürüdüğü bir kurumuz. Bizde her ne kadar ben başkan bile olsan, o başkanlar diğer yapılarda olduğu gibi karar almadan önce mutfak yönetimiyle istişareden çıkma ve kararı başvurma uygulama yoktur” dedi.
“VAN ŞUBESİ 2011 YILINDA KURULDU”
MÜSİAD Van Şubesi’nin kentte 2011 yılında meydana gelen depremden önce kurulduğunu dile getiren Ertuğrul Balibay, “Van Şubemiz 2011 Van depreminden hemen önce kuruldu. Yaklaşık olarak on beşinci yılına girdi diyebilirim. MÜSİAD Van Şubesi’nde sırasıyla birinci dönem yani kurucu başkanımız şu anki AK Parti Milletvekilimiz Abdulahat Arvas’tı. Sonraki Başkanımız Ferit Baş’tı. Daha sonra şuan ki Edremit Belediye Başkanımız İsmail Say bir dönem başkanlık yaptı. Dördüncü dönem Kerem Baynal başkanımız görev aldı. Beşinci başkanımız Eski Ak Parti İl Başkanı Abdullah Aras’tı. Daha sonra işadamı Muzaffer Bakan görevi devraldı. Sonrasında elektrik sektöründe Erenoğlu Elektrik Firmasının sahibi Abdurrahman Eren ve şu an ise sekizinci dönemde ben devralmış bulunmaktayım” ifadelerini kullandı. Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve on şehirde yıkıma yol açan depremlerden kaynaklı, basın mensupları ile kahvaltılı veya yemekli bir ortamda bir araya gelemediklerini, dolayısıyla ziyaretler ile bunu telafi ettiklerini anlatan Balibay, “Şehirde olacak aktivitelerin veya görüş ve düşüncelerin en kısa yoldan halka duyurması yolu basındır. Biz de ilk icraat olarak basınla bir tanışma, kaynaşma olsun istedik. Basın da tahmin ettiğim kadarıyla biraz artık kabuğuna çekilmiş, ayrışmış durumda. Hem onları bir araya getirmek, kaynaştırmak hem yeni yol haritasını onlarla beraber belirlemek istiyoruz. Çünkü nihayetinde sizin ilgi alanınızdan ve çalışmanızdan kaynaklanan birçok şeye bizden daha erken vakıf olabiliyorsunuz. Van’ın sıkıntıları nedir? Nelerdir? Neler yapılabilir biz bunu tüccar gözüyle bakıyoruz. Sonuçta iş adamıyız. Bunu bir etkinlik dahilinde yapmak istiyorduk, ama Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremden dolayı genel merkezimiz bu ve benzeri etkinlikleri uzun bir süre erteledi. Hem acıların dinmesi anlamında hem de deprem bölgesinde ciddi çalışmalarımız oldu. Görev alma anlamında o görevler aksamasın diye böyle bir karar alındı” dedi.
“DEPREM BÖLGESİNDE YOĞUN BİR ÇALIŞMA SÖZ KONUSU”
MÜSİAD olarak deprem bölgesinde yoğun bir çalışma sergilediklerini, ancak bunu reklama dökmemeye gayret ettiklerini ifade eden Balibay, “İyi bir koordinasyon ve birliktelikle, deprem bölgesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. MÜSİAD’ın böyle bir yapısı var; Rahmetli Erbakan’ın bir sözü vardı beni çok etkilemişti. ‘Ben ne yaptımsa Allah rızası için yaptım’ diyordu. Bizim de ana felsefemiz budur. Yaptığınız işte Allah rızası niyetiniz varsa bunu herkese duyurmanın, tribüne oynamanın çok da anlamı yoktur. Arama kurtarmada çalışan ekipler, devletin kamu kurumları Kızılay, AFAD, ve diğer birçok görev alan yapılar bile hayretler içerisinde bizim çalışmalarımızı takdir etti. ‘Siz nasıl böyle bir teşkilatsınız? Nasıl böyle bir yapılanma içine girdiniz? Nasıl organize oldunuz?’ diye şaşkınlıklarını dile getirdiler. Bizler, kararları çok çabuk alıp, hemen harekete geçebiliyoruz. Bir üst makama sunma, onay alma, yanlış olduğunda korkma gibi, çekinme gibi tereddüttünüz olmuyor. Hızlı ve mobilizeyiz. Mesela Kızılay’ın il müdürü bir karar aldığı zaman mutlak suretle yukarıdan onay alması gerekiyor. Olması gereken budur. Ben yanlış demiyorum. Ama bu tür kurumların yapıları da maalesef hantal işliyor. Afetle mücadele, aciliyet gerektiren bir iştir. Bizde onay makamı yoktur. Yetki veriliyor ve siz serbestsiniz deniliyor. Bu şekilde de organize olduk ve ciddi işler çıkardık” ifadelerini kullandı.
“TAM DONANIMLI KONTEYNERLERİN BULUNDUĞU ‘KONTEYNER KENTLER’ KURULDU”
Deprem bölgelerinde içinde her şeyin düşünüldüğü konteyner kentler kurduklarını vurgulayan Başkan Balibay, “Deprem bölgesinde halen çalışmalarımız devam ediyor. Şu an üç tane konteyner kent kurulumuz var. Maraş’taki bin kişilik bir konteyner kent kuruluyor. Bunlar tam teşekküllü konteynerler. Yarım yamalak değil. İçinde her türlü insanın ihtiyacını karşılayacak şeyler var. Televizyonuna kadar var. Şofbenine kadar, mutfak, battaniyesi, yorganı, döşeği tam teşekkülü kuruluyor. Şimdi de afetzede vatandaşlarımız yerleştikten sonraki ihtiyaçlarını karşılama çalışmalarımız başladı. Şimdi yardım kolileri ayarlıyoruz. Uzun bir süre bu kardeşlerimize yetmesi gerekiyor. Nihayetinde Ramazan geliyor. Halk duygusal davranıp bir yardım yapacak, ama bu insanların bir yıla kadar ihtiyaçları var. Kimisi her şeyini kaybetmiş, kimisi ailesinin yarısını kaybetmiş. Bu insanlara sahip çıkmak gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda kendi üyelerimizle arasında hepimiz ciddi yardımlar da topladık. Rabbimizden, tür acıların bir an önce son bulması için yardım diliyoruz. Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralı vatandaşlarımıza ise şifa temenni ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı. Van Bölge Gazetesi: Hacı Yılmaz